15 Ağustos özgürlüğe giden yoldur

HABER MERKEZİ – 15 Ağustos, inkar, imha ve asimilasyon politikasına karşı geliştirilen ve etkileri daha çok artarak günümüze kadar devam eden bir isyan hareketidir. 15 Ağustos’un en önemli özelliği kitmeselleşmesi ve bütün inkar siyasetinin Kürtler üzerindeki etkilerini kırması, yok etmesidir. 15 Ağustos küçük bir gerilla grubuyla başlamış, günümüzde milyonlarca kitleyi kucaklamıştır. 15 Ağustos askeri bir atılımdan öte bir siyasi gelişimi ifade eder. Askeri bir başarıdan öte sosyal, siyasal ve toplumsal bir gelişimi sağlayan  bir halk hareketidir. Kürtlerin içinde bulunduğu ağır asimileci politikalar ve uygulamalar dikkate alındığında, 15 Ağustos’un sosyal ve siyasal yönü daha çok anlam ifade edecektir.

35-40 yıl öncesine kadar Kürtler kendi Kürtlüklerinden bile haberdar değillerdi, inkarcı sistem karşısında zayıf ve çaresiz bir durumdaydı. Bugün ise durum çok farklı noktalara ulaştı. Özgürlük Hareketi Zayıf Kürt’e cesaret, bilinç ve büyük bir siyasai sosyal değişim yaşatmıştır. 15 Ağustos hamlesi olmasaydı, bugün Kürtlerin adından söz etmek bile olanaksızdı. Asimilasyon kuyusuna atılan Kürtler kendi ayakları üzerinde durmuş kendi kimlik ve kültürüyle tarihiyle yeniden güçlü bir buluşmayı yakalamıştır. Tabiki 15 Ağustos’un en önemli kazanımı özgür demokratik Kürt’ü yaratmış olmasıdır. Askeri isyanlar sosyal ve  siyasal başarılar içindir. Özgürlük Hareketi, yüz yıllık inkarı yıkmış, Kürtleri yeniden tarih sahnesine çıkarmıştır. İnkarcı sistem Özgürlük Hareketini ne yapmışsada yıkamamış, Özgürlük Hareketi günden güne daha çok halklaşarak özgürlük yolunda başarılara doğru koşmuştur. Özgürlük Hareketi bugün Kürtlerin gören gözü, yürüyen ayağı, duyan kulağı, ve düşünen beyni olmuştur.

Gelinen noktada Özgürlük Hareketi sadece Kürtlerin değil, Ortadoğu halklarının bir umudu ve kurtarıcısı olmuştur. Özgürlük Hareketi binlerce yıl boyunca halkların başına bela olan bütün despot sistem ve diktaların yaratmış oldukları bütün zihniyetleri halkların ruhunda söküp atmıştır. Özgürlük Hareketi geleneksel dar ulusal sınırların çok ötesine geçen bir enternasyonal devrimci harekettir. Özgürlik Hareketi bütün halklar için nasıl yaşanılması gerektiğini bütün projelerini ortaya koymuş bunun gerçekleşmesinini temel uyguluyacısı olmuştur. Özgürlük Hareketi bir askeri örgüt olmaktan çok bir siyasal güçtür, ve bu güç Ortadoğu’da bütün dengeleri alt üst eden bir düzey kazanmıştır. Özgürlülk Hareketi’nin en büyük kazanımı demokratikleşmiş ve kardeşlik ruhuna sahip demokratik Kürt halkı olmuştur. İnkarcı sistemin Kürtler üzerine artık hiç bir güç ve etkisi kalmamıştır. Son çırpınışları bundan dolayıdır.

Onlarca yıl boyunca Kürtler üzerinde beyaz katliam uygulayıcıları olan düzen partileri Kürdistan’da siyasi olarak iflas etmiş, sıfırlanmışlardır. Kürdistan’da şu an yeni bir halk oluştu ve yeni bir yaşamın temelleri atılıyor. Kürtler sahip oldukalrı demokratik ve devrimci bilinçle artık kendi ayakalrı üzerinde durmayı ve kendi kendilerini yönetmeyi öğrendiler. Eski Kürtten artık eser kalmadı, şimdi yeni bir Kürt var Kürdistan’da. Eskiden Kürt kendi Kürtlüğünden bile haberdar değildi, konuştuğu dilin bile hangi dil olduğunu, kendi tarihini bilmiyordu. Yani adsız bir halk vardı. İnkarcı sistemi telaşa düşüren, korkutanda işte sosyal ve siyasal değişim dönüşüm yaşamış Kürttür. İnkarcı sistemin, Kürtlerin varlığını ve kimliğini kabul etmekten başka şans ve çaresi kalmamıştır. Sistem siyaseten artık iflas tükenmiştir, etmiştir. Askeri olarak hiçbir kural ve yasa tamımaması, Kürdistan’ı savaş alanına çevirmesi bundandır. Bu çırpınışlar artık son çırpınışlardır,  sistemin demokratik değişimden başka çaresi yoktur.

15 Ağustos görüldüğü gibi sadece Kürdistan’da değil, Türkiye’de ve Ortadoğu genelinde bir siyasal  güç haline gelmiş, APOCU ruhla halkla yeni ve özgür  bir yaşama merhaba diyorlar. Apocu ruh Ortadoğu çapında beş bin yıllık bütün diktalara alternatif bir yaşam geliştirmiştir. Demokratik ulus paradigmasıyla bütün despot sistemler bir bir tarih sahnesinde silineceklerdir.

Bütün bu gelişimler öyle kolay olmadı. Onbinlerce insanın hayatını feda etmesiyle ve hala da feda etmesiyle bu değerler yaratıldı. Kürdistan, Türkiye ve Ortadoğu’nun tarihsel ve güncel durumu, halkların içinde yaşadığı köleci koşullar dikakate alındığında, Özgürlük Hareketi’nin değeri daha iyi anlaşılacaktır.

Kemal Söbe / NC